Diş telleri nasıl takılır?
Dişlerde çapraşıklık, yamukluk bulunan durumlarda kullanılan sabit diş telleri tedavinin başlangıcında dişlerin üzerine yapıştırılmakta ve tedavi sonuna kadar çıkartılmamaktadır. Peki tedavi başlangıcından sonuna kadar aylarca, günde 3 bazen 4 öğün yemek yiyip aralarda da bir şeyler atıştırmamıza rağmen diş telleri nasıl oluyor da dişlerden kopup ayrılmıyor? Tüm bu ısırma, çiğneme kuvvetlerine nasıl dayanabiliyor?
Diş tellerini yapıştırma yöntemleri:
Günümüzde, diş tellerinin dişlere yapıştırılması için temel olarak iki teknik mevcuttur. ‘’Direkt yapıştırma’’ (directbonding) ve ‘’İndirekt yapıştırma’’ (indirectbonding)
Direkt yapıştırma tekniği:
Diş telleri basit bir anlatımla; dişlerin üzerine sabit olarak yapıştırılan ve braket adı verilen kare ya da üçgen şeklindeki parçalar ve bu parçaların ortasındaki yarıktan (slot) geçen ince ve uzun telden (ark teli) oluşmaktadır.
Bu teknikte, hastanın tedavisinin başlayacağı randevuda ortodonti uzmanı braketleri gerekli olan tüm dişlere direkt olarak tek tek yapıştırır.
Tekniğin detayı:
Yapısı metal veya porselenden (estetik braketler) olanbraketler, uygulanan tedavi tekniğine göre, dişlerin iç veya dış yüzeyine yapıştırılabilir. Braketin tabanında (base) bulunan girintili çıkıntılı ve pürüzlü yüzey tutucu bir alan oluşturur. Diş yüzeyindeki mine tabakası normalde pürüzsüz ve kaygandır. Braketlerin yapıştırılabilmesi için öncelikle mine yüzeyinin pürüzlendirilmesi gerekmektedir. Bunun için önce diş minesi kurutulur ve tükürükten, pamuk ve ağız açıcılar (ekartör) sayesinde izole edilir. Diş yüzeyi, cilalama özelliği olan ve pat adı verilen macunla bakteri plağından temizlenir ve cilalanır. Diş yüzeyini pürüzlendirmek amacıyla özel olarak hazırlanmış, biyolojik olarak uyumlu ve ağız içi dokulara zarar vermeyen ortofosforik asit (%36,5) 30 saniye ile 1 dakika arasında uygulanır. Asitleme adı verilen bu işlem sonrasında,diş yüzeyi yıkanır ve tekrar kurutulur. Kurutma sonrası diş yüzeyi tebeşirimsi bir görüntü alır. Bu görüntü asitleme işleminin başarılı olduğu ve diş minesinin pürüzlendirilebildiği anlamına gelir. Sonraki adımda, bonding adı verilen ve yapışmanın kuvvetini arttıran sıvı madde, küçük bir fırça aracılığıyla pürüzlenmiş olan diş minesine sürülür ve kurutulur. Yapıştırılacak olan braketin tabanına, kompozit adı verilen yapıştırıcı madde sürülür ve tabana doğru iyice bastırılarak yayılması sağlanır. Braket, dişin üzerine yerleştirilerek doğru konumuna getirilir ve yapıştırıcı maddenin donması ve sertleşmesi için özel mavi ışık tutulur. Anlatılan bu işlemler, braket yapıştırılacak her bir diş için teker teker tekrarlanır.
Direkt yapıştırma tekniğinin avantajı; diş tellerinin, tedavi kararı verildiğinde tekrarlayan randevular ve arada başka bir işlem gerektirmeden, beklemeden ve zaman kaybı olmadan hemen takılabilmesidir.
İndirekt yapıştırma tekniği:
Bu teknikte, hastanın tedavisi başlamadan önce ölçüleri alınır ve diş kalıpları elde edilir. Bu kalıplar diş laboratuvarına gönderilerek çeşitli işlemlerden geçer. Diş laboratuvarında işlemi biten ölçüler geri gönderilir ve hasta diş tellerinin (braketler ve ark teli) takılması amacıyla randevuya çağırılır.
Tekniğin detayı:
Bu teknik özetle, braketlerin dişler üzerinde doğru yerlerinde konumlandırılabilmesi için önce laboratuvarda hastanın alçıdan hazırlanmış diş kalıpları üzerindeki alçıdan dişlere yapıştırılması, ardından bir transfer plağıyla hasta ağzında hastanın gerçek dişlerine yapıştırılması esasına dayanır.
Laboratuvarda öncelikle hastanın diş kalıpları, ısı işlemiyle tam olarak kurutulur ve alçı kalıpların içinde hiç nem kalmaması sağlanır. Alçı model üzerindeki tüm dişlerin açıları ve eğimleri ince kurşun kalem yardımıyla çizilir. Yapıştırılacak olan braketlerin tabanına, yapışma kuvvetini arttırıcı bonding adı verilen madde sürülüp, hafif kuvvetli hava sıkılarak tabana yayılması sağlanır ve biraz kurutulur. Ardından braketin tabanına kompozit adı verilen yapıştırıcı madde sürülür. Braket alçı model üzerinde ait olduğu dişe yapıştırılır. Doğru konuma getirildikten sonra yapıştırıcı maddenin donması ve sertleşmesi için özel mavi ışık tutulur. Bu işlemler, braket yapıştırılacak her bir diş için teker teker tekrarlanır. Sonrasında üzerinde braketlerin yapışık olduğu alçı modellere ağız içi dokulara zararı bulunmayan ve biyolojik olarak uyumlu olan, yumuşak silikon uygulanır ve silikonun donması beklenir. Silikonun donmasının ardından, termoplastik maddeden yapılmış olan ve plak adı verilen malzeme ısıtılarak basınçlı vakum sistemiylealçı model ve silikon üzerine vakumlanır. Braketler, silikon madde ve termoplastik plak bir arada alçı kalıptan çıkartılır.
Hazırlanmış olan bu kalıp, hastanın tedavi başlangıç randevusunda kullanılır. Hastanın öncelikler diş yüzeyleri, cilalama özelliği olan ve pat adı verilen macunla bakteri plağından temizlenir ve cilalanır. Diş yüzeyini pürüzlendirmek için özel olarak hazırlanan, biyouyumlu ve ağız içi dokulara zararı bulunmayan ortofosforik asit (%36,5) 30 saniye ile 1 dakika arasında uygulanır. Asitleme işlemi sonrasında, diş yüzeyi yıkanır ve kurutulur. Kurutma sonrası diş yüzeyi tebeşirimsi bir görüntü almalıdır. Sonraki adımda, yapışmanın kuvvetini arttıranbonding adlı sıvı madde, küçük bir fırça aracılığıyla pürüzlendirilmiş olan diş minesine sürülür ve hafifçe kurutulur. Önceden hazırlanmış olan kalıbın içinde yer almakta olan braketlerin tabanına da önce bonding ve ardından akışkan kompozit madde sürülür. Kalıp, hastanın ağzına yerleştirilir ve mavi ışık tutularak donması, sertleşmesi sağlanır. Önce termoplastik dişlik, ardından silikon madde dikkatlice, yavaş yavaş çıkartılır. Bunlar çıkartıldığında, braketler hastanın dişlerine yapışmış olarak kalır ve ardından bu randevuda gerekli diğer işlemler yapılır.
İndirekt yapıştırma tekniğinin avantajları, braketlerin hastadan hazırlanmış olan alçı kalıp üzerinde zaman kısıtlaması olmadan ve iyice kontrol edilerek doğru yerlerine yapıştırılması ve braketlerin yapıştırılma seansında bir miktar zaman kazandırmasıdır. Tekniğin dezavantajları arasında; hastanın bir kaç kez randevuya gelmesinin gerekmesi ve tedavi kararı verildikten sonra tedaviye başlanabilmesi için hazırlıkların bir kaç gün sürmesi sayılabilir.