Yeryüzündeki sular, yeraltına inerken hem toprağı süzerler hem de birçok minerali de kendi içlerinde çözerek toprak altına doğru ilerlerler. Daha sonra bu sular çeşitli yeraltı hareketleri sebebiyle tekrar yeryüzüne çıkarlar. Bu tür sulara kaplıca denir. Yeraltından çeşitli mineraller barındırarak yeryüzüne çıkan kaplıca sularının içilebilir olanlarına da içmeler denilir. Hemen hemen her kaplıcanın suyu içilebilmektedir.
İçmeler Hangi Hastalıklara İyi Gelmektedir?
Doğada bulunan şifalı suların içilmesi, başta mide – bağırsak olmak üzere, karaciğer rahatsızlıkları, diyabet gibi metabolizma hastalıkları ile böbrek ve idrar yolu hastalıklarının tedavisinde kullanılırlar. Ancak bu hastalıklardan şifalı suların içilmesi ile fayda görebilmek için, öncelikle bir doktor tavsiyesi ile şifalı su kaynaklarına başvurmak gerekmektedir. Çünkü doktor, kendi hastasının vücudundaki hastalığa iyi gelecek olan bir kaplıcayı hastasına tavsiye edecektir.
Herhangi Bir Rahatsızlığı Olmayan Kişiler de İçmelerden Fayda Sağlayabilirler mi?
Tıpkı kaplıcalarda olduğu gibi içmeler de sağlıklı kişilerin vücutlarının savunma mekanizmalarını güçlendirir. Ayrıca vücut içerisinde birçok artık madde bulunur. Bu artık maddelerin temizlenmesinde de içmeler büyük faydalar sağlarlar. Ancak tabi ki bu kişilere içmelerin zararlı gelmeyeceği önceden saptanmış olmalıdır. Bunun için de hekime başvurmak gerekmektedir.
Maden Suları Nedir?
Maden suları içmelerin şişelenmiş şekilde satılanlarıdır. Her kaplıcanın suyu şişelenemez ancak şişelenebilir olan kaplıca suları şişe içerisine karbondioksit basılarak satışa sunulabilir.
Maden sularının içine karbondioksit konulmasının sebebi de hem karbondioksitin, maden sularını daha kolay içilebilir hale getirmesi hem de bu suların içinde mikrop ve bakterilerin yaşamasına izin vermemesidir.