Ben bir erkek olarak, kadınların her daim başarısızlığına gönülden inanan, yaptığı herhangi bir işte, herhangi bir erkeğe göre illaki geride kalan veya kalması gereken kişiler olduğunu düşünmüyorum. Arada sırada beni kızdıran kadınlar oluyor tabii ki, ancak bunu ciddi anlamda hiç genellemedim. Genelleyenler ise çevremde oldukça fazla. Ama iş kendini karşıdakinin yerine koymaya gelince orada tökezliyorlar sanki.
Dizi izleme merakım hiç olmasa da, hatta dizilerden büyük çoğunlukla nefret ediyor olsam da, geçenlerde bir dizi dikkatimi çekti. Dizinin ismi Ece. Dizide erkek iken kadına dönüşen birisinden bahsediliyordu. İlgimi çeken nokta, bu değişimin dizide nasıl işlendiği idi. O değişim anını bulabilmek için ilk bölümün ortalarına kadar izledim. Derken dizi beni kendine çekmeye başladı. İlk bölümü bitirdim, 2. bölüm, 3. bölüm derken kendimi 16. bölüme tıklar vaziyette buldum. Meğer o bölüm siteye eklenmemiş (belki de yayınlanmamıştı bile) de bende artık durmak zorunda kaldım. Her neyse fazla uzattım, konu bu değil.
Dizide, kadınları sadece tek kullanımlık bir malzeme gibi gören, fikirlerine ve duygularına zerre kadar değer vermeyen, Mehmet Ali Erbil’in canlandırdığı Ege isimli karakter, gün geçtikçe daha çok kadının hayatını mahvediyordu. Mümkün olan her yerde kadınları ezip, yok sayıyordu. Ancak bu kadınlardan sonuncusu, diğerleri gibi sessiz kalmadı ve bir büyücüye gidip Ege’yi bir gecede Ece’ye çeviriverdi. Yani Ege artık kadın olmuştu. Bundan sonra hayatına kadın ve Hande Ataizi’nin canlandırdığı Ece olarak devam ediyordu. Erkek iken kadınlara yaptığı kötülüklerin çoğu, bir bir başına geliyordu. Kadınların ne zor şartlarda yaşadığını ve çalıştığını anlamaya başlamıştı. Gerçi, erkek gibi düşünme kabiliyetine sahip bir kadın olarak bir nebze güçlüydü, ancak yine de kendi yaptığı kötülüklerin farkına varmaya başlamıştı.
Konu, dizinin sonraki bölümlerinde de bu şekilde uzar gider sanırım. Beni pek ilgilendirmiyor, ancak dizi gerçekten güzel bir ders veriyor. Kadınların yerine kendilerini koyup da, ne kadar kötü duruma düştüklerini göremeyen erkekler için son bir düşünme fırsatı veriyor adeta. Kim bilir, belki de bu tür büyücüler gerçekten vardır ve sonumuz buna benzeyebilir. Daha dikkatli olmak lazım.